132-) Mesruk anlatıyor: "Hz. Ömer'le karşılaştım. Bana "Sen kimsin?" diye sordu. "Mesruk İbnu'l-Ecda" dedim. Dedi ki: "Ben Resûlullah (aleyhissalatu vesselam)'ın ecda şeytandır" dediğini işittim."
Kaynak: Ebu Davud, Edeb 70, (4957).
Konu: İsim
133-) Sehl İbnu Sa'd (radıyallahu anh) anlatıyor: "el-Münzir İbnu Ebi Üseyd doğduğu zaman Resûlullah (aleyhissalatu vesselam)'a getirilmişti. Çocuğu kucağına aldı ve: "İsmi nedir?" diye sordu. "İsmi falandır" diye ne konmuşsa söylendi. Resûlullah (aleyhissalatu vesselam): "Hayır! bunun ismi Münzir olacak" dedi ve o gün çocuğa Münzir ismini koydu.
Kaynak: Buhari, Edeb 108; Müslim, Edeb 29, (2149).
Konu: İsim
134-) Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: "Bir gün Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) Baki'de idi. Kulağına bir ses geldi: "Ey Ebu'l-Kasım!" diyordu. Başını sese doğru çevirdi. Seslenen adam: "Ey Allah'ın Resûlü seni kastedmedim, ben falancayı çağırdım" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam): "İsmimi isim olarak koyun, fakat künyemi kendinize künye yapmayın!" buyurdu.
Kaynak: Buhari, Menakıb 20, Edeb 106; Müslim, Âdab 1 (2131); Tirmizi, Edeb 68, (2844).
Konu: İsim
135-) Hz. Cabir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Bizden birinin bir oğlu oldu. İsmini Kasım koydu. Kendisine: "Sana Ebu'l-Kasım künyesini vermeyiz. Bu künye ile seni şereflendirip memnun etmeyiz" dedi. Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'e gelerek durumu arzetti. Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) bunun üzerine: "Oğlunun adı Abdurrahmandır" dedi. Bir rivayette şu ziyade var: "İsmimi isim olarak koyun, fakat künyemi künye yapmayın. Zira ben Kasım (taksim edici) kılındım. Aranızda taksim ederim." Ebu Davud'un bir rivayetinde şöyle buyrulmuştur: "Kim benim ismimi almışsa, künyem ile künyelenmesin. Kim de künyem ile künyelenmişse, ismimle isimlenmesin."
Kaynak: Buhari, Edeb 105, 106, 109, Menakıb 20; Müslim, Adab 2, (2133); Ebu Davud, Edeb 74, (4965); Tirmizi, Edeb 68, (2845).
Konu: İsim
136-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Bir kadın gelerek: "Ey Allah'ın Resûlü, ben bir oğlan dünyaya getirdim. Muhammed diye isim, Ebu'l-Kasım diye de künye verdim. Bana, sizin bu durumdan hoşlanmadığınız söylendi, doğru mu?" diye sordu. Resûlullah (aleyhissalatu vesselam): "İsmimi helal, künyemi haram kılan şey de ne?" veya "Künyemi haram kılıp ismimi helal kılan şey de ne?" diyerek reddetti.
Kaynak: Ebu Davud Edeb 76, (4968).
Konu: İsim
137-) Muhammed İbnu'l-Hanife, babasından (Allah her ikisinden de razı olsun) anlatıyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'e sordum: "Ey Allah'ın Resûlü, sizden sonra bir oğlum olduğu takdirde, sizin isminizle isimlendirebilir, künyenizle de künyelendirebilir miyim, ne dersiniz?" Bana "Evet" buyurdular.
Kaynak: Ebu Davud, Edeb, 76, (4967); Tirmizi, Edeb 68, (2846). Metin Ebu Davud'undur. Tirmizi, hadise, "sahih" demiştir, ayrıca: "Burada bizim için ruhsat var" diye kaydetmiştir.
Konu: İsim
138-) İbnu Ömer (radıyallahu anhuma) anlatıyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) çocuğa, doğumunun yedinci gününde isim konmasını, yıkanarak pisliklerin temizlenmesini ve akika kurbanı kesilmesini emir buyurdu."
Kaynak: Ebu Davud, Edahi, 21, (2837); Tirmizi, Edahi 23, (1522), Edeb 63,(2834), (Tirmizi'de hadis İbnu Ömer'den değil, Amr İbnu Şu'ayb an ebihi an ceddihi tarikindendir. Burada bir sehiv söz konusu -Nesai, Akika 5, (7, 166); İbnu Mace, Zebaih 1, (3165)-dur.).
Konu: İsim
139-) Hz. Aişe (radıyallahu anha) anlatıyor: "Yeni doğan çocuklar Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'e getirilirdi. O da bunlara mübarek olmaları için dua eder, tahnikde bulunurdu."
Kaynak: Müslim, Edeb, 27 (2147); Ebu Davud, Edeb 116, (5106).
Konu: İsim
140-) Ebu Rafi (radıyallahu anh) anlatıyor: "Hz. Fatıma (radıyallahu anha) oğlu Hasan (radıyallahu anh)'ı doğurduğu zaman, Resûlullah (aleyhissalatu vesselam)'ı kulağına ezan okurken gördüm." Rezin şu ziyadeyi kaydeder: "Kulağına İhlas sûresini okudu, hurma ile tahnik etti ve ismini koydu."
Kaynak: Ebu Davud, Edeb 116, (5105); Tirmizi, Edahi 17, (1514). Tirmizi hadisin sahih olduğunu söylemiştir.
Konu: İsim
141-) Yahya İbnu Said anlatıyor: "Hz. Ömer bir adama: "İsmin nedir?" diye sordu. Adam "Cemre (kor)" dedi. "Kimin oğlusun?" diye tekrar sordu. Adam: "İbnu Şihab (alev) deyince "Kimlerden?" dedi. Adam: "Hurakalardan." "Eviniz nerede? diye sordu. "Harretu'n-Nar'da" cevabını alınca, "hangisinde?" dedi. "Zatı Leza'da" cevabını alınca; Hz. Ömer (radıyallahu anh) "Ailene yetiş, yanıyorlar!" dedi. Gerçekten durum aynen Hz. Ömer'in dediği gibiydi"
Kaynak: Muvatta, İsti'zan 25 (2, 973).
Konu: İsim
7074-) Abdullah İbnu Selam radiyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam'ın yanına geldiğimde ismim Abdullah İbnu Selam değildi. Beni Resulullah aleyhissalatu vesselam Abdullah İbnu Selam diye isimlendirdi."
Kaynak:
Konu: İsim
7075-) Hamza İbnu Suhayb radiyallahu anhuma anlatıyor: "Hz. Ömer, Suhayb radiyallahu anhuma'ya: "Senin Oğlan çocuğun olmadığı halde niçin "Ebu Yahya" diye künye taşıyorsun?" diye sordu. Suhayb: "Beni, Ebu Yahya diye Resulullah aleyhissalatu vesselam künyeledi" dedi."
Kaynak:
Konu: İsim
Diğer Sitelerimiz